Borsada ya da herhangi bir yatırım aracında trade ederken herkesin ortak amacı aynı: sermayeyi korumak ve büyütmek. Ancak yatırım dünyasındaki en büyük tehlike, kayıpların kontrolsüz şekilde büyümesidir. İşte bu noktada stop loss (zarar kes) kullanmak, seni oyunda tutan ve uzun vadede başarılı kılan en önemli araçlardan biridir.
Stop loss, aslında basit bir mantığa dayanır. Çünkü stop loss kullanan trader kendine şunu der: “Belirlediğim zarar seviyesine ulaşıldığında, daha büyük kayıplar yaşamamak için pozisyonumu kapatırım. İpler benim elimde. ”
Bu, kulağa basit gelse de uygulanmadığında çok ciddi sermaye kayıplarına yol açabilir. Çünkü küçük görünen kayıpların telafisi düşündüğünden çok daha zordur.

Borsada en sık gözden kaçırılan gerçek şudur ki %10 kaybetmek ile %10 kazanmak aynı şey değildir.
Aşağıdaki tablo bunu net şekilde ortaya koyar:
| Kaybettiğin Oran | Eski Seviyene Ulaşmak İçin Gereken Kazanç |
|---|---|
| %10 | %11,1 |
| %20 | %25 |
| %30 | %42,8 |
| %40 | %66,6 |
| %50 | %100 |
| %60 | %150 |
| %70 | %233 |
| %80 | %400 |
| %90 | %900 |
Bu tabloyu incelediğinde göreceksin ki, küçük gibi görünen kayıplar büyüdükçe onları telafi etmek neredeyse imkânsıza dönüşür. Örneğin portföyünden %50 kaybedersen, tekrar eski seviyene dönmek için kazanman gereken %100.
Tablo belki stop loss’un matematiksel önemini net biçimde gösteriyor ama işin asıl kritik kısmı matematikten daha öte psikolojiktir.
Stop loss kullanmayan yatırımcı aslında şunu der: “Ben kaybı kabullenmiyorum. Nasıl olsa döner.”
Ama bu cümlenin içinde büyük bir tuzak vardır. Çünkü fiyat her zaman dönmez. Ve kayıp büyüdükçe beynin sana oynadığı şu oyunlar devreye girer:
- İnkar: “Henüz zarar etmedim, satmazsam kayıp kesinleşmez.”
- Umut: “Biraz daha beklersem toparlar.”
- Bahane: “Haberler kötü geldi, ama kısa sürede düzelir.”
- Teselli: “Zaten uzun vadeciyim, sıkıntı yok.”
Bu düşünceler, seni daha büyük bir çukura iter. Çünkü kaybın arttıkça beynin o kaybı kabul etmemek için seni yanıltır. Bu psikolojik tuzaklardan kurtulmanın en pratik yolu, önceden belirlenmiş bir stop loss seviyesine sadık kalmaktır.
Şimdi 2 farklı senaryoya birlikte bakalım.
Örneğin 100.000 TL portföyün var. Bir hisseye 50.000 TL yatırdın. Hisse fiyatı yarıya düştü. Artık portföyün 75.000 TL. Ama sen satmıyorsun çünkü “nasıl olsa toparlar” diye düşünüyorsun.
Peki toparlamazsa? Hem paranı hem psikolojini kaybedersin. Çünkü artık “kurtulma” motivasyonuyla hareket etmeye başlarsın, bu da seni mantıksız kararlar almaya, intikam işlemleri yapmaya iter.
Diğer senaryoda da ynı hisseye 50.000 TL yatırıyorsun. %10 stop loss koyuyorsun. Hisse düşüyor ve stopun çalışıyor. 45.000 TL ile çıkıyorsun.
Şimdi portföyün 95.000 TL. Küçük bir kayıp yaşadın ama psikolojin sağlam. Hâlâ piyasada fırsat kovalayacak gücün var. Daha önemlisi, sermayen hâlâ hayatta. Oyundasın.
Konunun özü bu aslında. Stop loss sadece paranı değil, zihnini de korur.
Nasıl mı?
Belirsizlikten kurtulursun: Stop loss, kaybın sınırını baştan belirler. Böylece akşam yatarken “acaba yarın daha da düşer mi?” diye düşünmezsin.
Duygular yerine plan devreye girer: Nasıl olsa döner diyerek zararı kesmezsen kararı duyguların vermiş olur. Stop loss ise bunu engeller. Çünkü duygular yerini sisteme bırakır.
Özgüvenini korursun: Büyük kayıplar özgüveni yok eder. Küçük kayıplar ise tolere edilebilir.
Disiplini oturtursun: Piyasada kalıcı olanlar, hep disiplinli olanlardır. Disiplinin temeli ise stop loss’tur.
Düşünsene, her işleminde maksimum %5 zarar etmeyi göze alıyorsun. 100.000 TL’lik portföyde bu, 5.000 TL demek. Arka arkaya 10 kez bile kaybetsen, portföyün 60.000 TL’den fazla olmaz. Yani hâlâ oyundasın.
Ama stop loss olmadan %50 zarar ettiğinde toparlaman neredeyse imkânsız hale gelir. İşte yatırım dünyasında “büyük kayıplardan kaçın” sözü buradan gelir.
Borsada kazanmak için illa her işlemin kârla sonuçlanması gerekmez. Asıl mesele, kayıpları kontrol altına alabilmektir. Stop loss işte bunu sağlar.
Unutma: Küçük kayıpları kabul etmeyen, büyük kayıpları yaşar. Büyük kayıplar ise sadece sermayeni değil, hayallerini de alır. Bu yüzden stop loss kullanmak, yatırım yolculuğunda uzun vadede hayatta kalmanın tek garantisidir.